Geçmiş Olsun

Boş bakan onca insanın arasında, anlam aramaya çalışmaktan helak olmuş bir kesim var. O kesim adına konuşacağım. Bölmeyin, lütfen. Zor geliyor olmalı… Anlamların arasında kaybolmak, büyük keşmekeş tabii. Amaçsız, anlamsız ve günlük hatta anlık yaşamak tam sizlere yakışan bir durum efendiler. Günlük zevki kaçırmak üzücü değil mi? Günü kaçırmaktan korkarken, gelecekten eksiltenler, sizler… Günlük yaşamaktan kastım; erken tüketenler… Aşkı, sevgiyi, hüznü, acıyı, sevinci, kısacası her şeyi. Hep üstünkörü yaşayanlar, bir acele bir telaşla sömürenler… Bugün mutlu muyum ? Evet. Tamam öyleyse, kalanı yarın düşünürüz. Haklısın diyelim… Parayı yarın tekrar kazanırsın da; kırılmış kalbi yarın nasıl onarırsın ? Kendi elinle yitirdiğin, yok ettiğin aşkı yarın yeniden nasıl diriltirsin ? Anka kuşu musun efendi ? Kibir devreye girer sonra, büyük kibrin başlar. O an burnu düşse eğilip almaz. Eee tabii kimse bilsin istemezsin kaybettiğini değil mi ? Hatta beylik laflara bile girişirsin. Sen değil, o kaybetmiştir (!) Senin gibisini bir daha nereden bulacaktır (!) Sen elini sallasan ellisidir (!) Sen ya sen. Büyük düşün tabii. Hepsi tam da düşündüğün gibi, kesin (!) Bir dönem böyle sürer. Etrafına bakarsın, herkes senin kendini kandırmana alkış tutar. Çoktur böyleleri başkalarının mutsuzluğuyla kendilerini tatmin ederler. Zaman geçer… Bir gün pencereden yol gözler halde bulursun kendini. Elinde harcadığın aşktan kalan bir hatıra ile bakar durursun sokağın başına… Kiminin yüzünü, kiminin yürüyüşünü, kiminin gülüşünü, kiminin bakışını ona benzetirsin, o sanırsın. Değildir tabii. Bekleme boşuna, gelmez artık. Senin başına düşen her bir taş, onu senden adım adım uzaklaştırmıştır. Düşen taşın sayısı da bir hayli fazla olunca, o da çoktan dönülmez yola kesmiştir biletini. Haydi sana geçmiş olsun. Artık kimse onun gibi bakmayacak, onun gibi gülmeyecek, onun gibi sevmeyecek ve dokunmaya kıyamayacaktır. Benzetmeler bile yasaktır artık sana, iş işten geçmiştir. Sen bunu hakettin azizim. Unutma ! Hakettin. Tanrı, iyi insanların intikamını sessizce alırmış. Kalp kıranı, acıtanı cezasız bırakmazmış. Sen yine, ucuz atlattın. Yarana bir tuz da benden olsun.