Modern Kafalar Gazoz Kapağın Hikayeler
Benzer Yazılar
Modern Seyyah’ın yolculuğu; peri bacaları, uçan balonları, tarihi mağaraları ve yeraltı şehirleri gibi tarihi izleri ile meşhur olan Kapadokya’nın arka sokaklarına. Eski adıyla Sinasos, bilinen adıyla Mustafapaşa.
Ürgüp’e yaklaşık 10 kilometre uzaklıkta olan Mustafapaşa, bölgenin görmeden geçilmemesi gereken kasabalarından biri.
El değmemiş eski yapıları, tozlu sokakları ile bölgenin özelliklerini fazlasıyla taşıyor.
Kasabada 170 yıllık bir konak var ki; Mustafapaşa’ya sizi getirecek esas neden o olacaktır. Bu konak, Kültür Bakanlığı’na bağlı Özel Müze statüsünde yer alan Kapadokya Sanat ve Tarih Müzesi. Ya da diğer adıyla Bebek Müzesi.
Müzenin kurucusu Sibel Radiye Kül, gençlik döneminde hobi olarak *kitreden bebek yapımına başlar. Zamanla hatırı sayılır, tamamı el yapımı bebek koleksiyonuna sahip olan Sibel Hanım, kendini biraz daha geliştirerek artık tematik bebekler yapmaya başlamıştır.
*Kitre, Anadolu’da kırlarda yetişen yabani bir bitkinin özsuyudur. Havada katılaşan, beyaz yahut krem renkli plaka veya şeritler halinde bulunan yapışma kabiliyeti az olan bir zamk cinsidir.
Günümüzde kurmuş olduğu Bebek müzesinde, 3 bine yakın el yapımı bebek bulunmaktadır. Dünya üzerinde ki diğer bebek müzelerinden farkı ise el yapımı bebekler ile tarihi anlatmaları.
Tarihsel olarak efsaneler ve destanlar ile başlayıp, Cumhuriyet dönemine kadar gelen geniş bir süreci anlatan müzeye dünya üzerindeki bir çok ülkeden de hediye el yapımı bebekler geliyor.
Anlayacağınız buraya geldiğiniz zaman bulacağınız biraz da dünya kültürü ve tarihi olacaktır..
Bebek Müzesi’nde bir yandan Yunus Emre, Nasreddin Hoca, Mevlana, Dede Korkut, Aşık Veysel, Karacaoğlan, Köroğlu, Hacı Bektaşi Veli, Cihan Pehlivanı Koca Yusuf gibi tarihe malolmuş isimlerin dekorlu kompozisyonları ile geçmişinize yolculuk yaparken, öte yandan Osmanlı padişahları, esnaflar, saraylı kadınlar arasında dolaşacak, hatta İstanbul tulumbacılarının “yangın var” sesleri arasında koşacak ve macuncu, oyuncakçı, yorgancı, bezirgan, şerbetçi gibi kimi sokak satıcılarını gördükçe kendi çocukluğunuza geri döneceksiniz.
Müze, yurtdışından aldığı hediye bebekler ile de aynı zamanda dünya kültürünü de bir miktar aktarıyor ziyaretçisine.
Özel müze statüsünde bulunan Kapadokya Sanat ve Tarih Müzesi’nin girişi tahmin edeceğiniz üzere ücretli. Son ziyaretimizde 12 Tl gibi cüzi bir miktar ile müzeyi gezme şansı edinmiştik biz. (2016’nın Mayıs ayları)
Müzemizde tarihimizi anlatabilmek için canlandıracağımız bebeklerin hepsi ile ilgili araştırmalar yapıyoruz. Örneğin, Mehmet Akif Ersoy’un İstiklal Marşı’nı yazımı ile ilgili toplantıyı canlandıracaksak, Mehmet Akif Ersoy’un fotoğraflarına bakarak yüzünün ve kıyafetlerinin aynısını yapıyoruz. Daha sonra minyatür eşyalarla ortamı canlandırıyoruz.
Çocukluğunuzu ve kültürünüzü bulabileceğiniz konak ziyaretiniz, bebekleri incelemek ile bitmiyor elbette. Bu konağın bir bölümü uzun yoldan gelen ziyaretçiler düşünülerek butik otel ve bir bölümü de cafe olarak tasarlanmış.
Dilerseniz konakta yatılı olarak kalabilir; müze sahibi ve çalışanlar ile detaylı sohbet şansı bulabilirsiniz. İsterseniz burada yöresel kahvaltı da yapabilirsiniz. En olmadı terasta manzaraya karşı bir bardak sıcak çay ve kahve içmeden dönmeyin.
**Bu yazı burada bitti ama yolculuklar asla bitmez, unutma.**
Kapak Fotoğrafı: [1]
